KABUL EDİLMEMİŞ BAĞLANMANIN İTİRAFI (2)
Bitmeli bu ilişki.
Ama nasıl?
Bitirilmesi konusundaki kesinlik o kadar kati ve elzem ki,
“Neden?” sorusunu sormaya bile gerek yok.
Aldatılmışsın bir kere.
Nedeni olur mu bunun?
Hangi kitapta tövbesi var?
Hangi kul affeder?
Ama’yla başlayan hangi cevap inkar edebilir aldatılmayı?
Ağlasan, zırlasan, binbir pişmanlık içinde nadim olsan, ne fayda.
Aldatılmışlığımın acısını dindirir mi; pişmanlığın, göz yaşın?
Dindirmez elbet.
Bitmeli bu ilişki.
Ama nasıl?
Seni kafamdan nasıl çıkartacağım?
Bitmen gerektiğini düşünürken içimde, günün her anında seni düşünüyor olmaktan, kendimi nasıl alacağım?
Uyku yerine sen varsın iki haftadır.
Adını “sen” koyduğum bir çamurda yürümeye çalışıyorum.
Ayaklarımın battığı balçık, zihnime üşüşen sana dair düşünceler gibi.
Battıkça içine çekiyor beni.
Zihnim…
Durmadan soruyor.
Neden?
Neden yaptın bunu bana?
Eksiğim neydi?
O’nun fazlası neydi?
Ne yaptımda, bunu bana hak gördün?
Yoksa, yanılmış mıydım beni sevdiğini düşünürken?
Benden başkası olmaz, vazgeçmez benden diye düşünürken, yanılmış mıydım?
Bitmeli bu ilişki.
Ama nasıl?
***
Gözlerime baktı.
Dedi ki
“Bitmeli bu ilişki.
Ama nasıl yapacağım, bilmiyorum.
Ona bu kadar saplanmışken, bunu nasıl becereceğim, bilmiyorum.
Bunun için geldim sana.
Beni bu ilişkiden kurtar, diye geldim.
Bana bir şey söyle ve susmayan zihnim artık sussun diye geldim.
Her dakika telefonumu kontrol etmekten, onu merak etmekten, onu düşünmekten, onu arama arzusuyla yanıp tutuşmaktan, onun benden vazgeçeceğiyle ilgili korkuyla yaşamaktan tükendiğim için geldim.
Yaşayamıyorum.
Ben bu ilişkiyi bitirmezsem, o beni bitirecek.
Korkuyorum.
Bitmeli bu ilişki.
Ama nasıl?”
***
Gözlerine baktım.
Telaş içinde, korkuyla bakan gözlerine.
Uykusuzluğun, yorgunluğun ve tükenmişliğin ferini aldığı gözlerine.
Bir an için, tavsiyede bulunsam mı diye geçti içimden.
Sonra saçma buldum düşüncemi.
Soru soruyor değildi.
Diyordu ki:
“BAĞLIYIM ona… ve ondan ayrılmak, canımı yakıyor…”
İtiraf ederse BAĞ’ını,
ömrünün sonuna kadar ondan kurtulamayacağını düşünüyordu.
Kabullenemediği bu BAĞ yüzünden,
onu affetmekten korkuyordu…
Kendini kabullenmek için BAĞ’ı,
BAĞ’ı kabullenmek için kendini inkar etmek zorunda hissediyordu…
***
Bitmeliydi bu ilişki.
Ama nasıl?
Arada bu BAĞ varken,
nasıl olacaktı?
İçindeki ses
“Kendini boktan hissettirmesine, seni incitmesine, kötü hissettirmesine rağmen, gidemeyecek kadar BAĞLISIN ona… Onsuz yapamıyorsun ve yapamayacaksın da…” derken,
bu nasıl mümkün olacaktı?